Konut kredisi kullanan vatandaştan kesilen bin 600 liralık masrafın iade dilmesi
08/12/2014
Konut kredisi kullanan vatandaştan kesilen bin 600 liralık masrafın iade dilmesi yönünde hüküm veren tüketici sorunları hakem heyeti kararını iptal eden yerel mahkeme kararı Yargıtay'dan döndü.
Bankaların kredi kullanan vatandaşlardan tahsil ettiği masraflar yargıdan dönüyor. Konut kredisi kullanan vatandaştan kesilen masrafın iade edilmesi yönünde hüküm veren tüketici sorunları hakem heyeti kararını iptal eden yerel mahkeme kararı Yargıtay'dan döndü. Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, davalı bankanın yargılama sırasında yaptığı masraflara ilişkin belge ibraz etmediğine dikkat çekerken "Tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediği kabul görür." denildi. Sakarya'da ikamet eden E.K, 2013 yılında bir kamu bankasından konut kredisi kullandı. Banka bu işlem karşılığında E.K'dan 'masraf' adı altında bin 600 lira tahsil etti. Bankanın kendisinden haksız bir şekilde bin 600 lira tahsil ettiğini öne süren E.K, parayı iade almak için Adapazarı Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne müracaat etti. Heyet, masrafın tüketiciye iadesine hükmetti. Kamu bankası bu kez Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'ne (Tüketici Mahkemesi sıfatıyla) hakem heyeti kararının iptali istemiyle dava açtı. Hakem heyeti kararına rağmen bankanın ödemeye yanaşmadığını, bu sebeple banka hakkında icra işlemi başlattığına dikkat çeken tüketici E.K, bankanın icra takibine de itiraz ettiğini hatırlatarak, itirazın iptalini talep etti. Banka avukatı ise davanın reddedilmesini istedi. 24 Aralık 2013'te kararını açıklayan mahkeme, davanın reddine hükmetti. TARAFLARDAN BİRİ HAZIRLIYOR Mahkemenin masrafların iadesinin iptali yönünde karar veren Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin kararına Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, kanun yararına itiraz ederek, kararı temyiz etti. Dava dosyasını yeniden açan Yargıtay 13. Hukuk Dairesi, standart sözleşmelerin tarafların karşılıklı müzakereleri sonucu değil, aksine taraflardan biri veya üçüncü kişi tarafından önceden hazırlanmış hükümlerin kullanıldığı sözleşme tipi olduğuna dikkat çekti. 4077 Sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun ve Avrupa Konseyi yönergesinde standart sözleşmelerde yer alan hükümlerin ve özellikle bu sözleşmelerin içeriğini oluşturan genel işlem koşullarının, haksız şart olduğuna ilişkin bir karine görüldüğü belirtildi. Yargıtay kararında, tüketici kanununa göre; bir sözleşme şartı önceden hazırlanmışsa ve özellikle standart sözleşmede yer alması nedeniyle tüketici içeriğine etki edememişse, o sözleşme şartının tüketiciyle müzakere edilmediğinin kabul gördüğü hatırlatıldı. YARGITAY BOZDU Kararda şu ifadelere yer verildi: "Davalı bankanın tacir olup, yaptığı masrafları tüketiciden isteme hakkı bulunduğu anlaşılmakta ise de somut uyuşmazlığın tüketici hukukundan kaynaklandığı da gözetildiğinde, bankanın ancak davaya konu kredinin verilmesi için zorunlu, makul ve belgeli masrafları tüketiciden isteyebileceğinin kabulü gerekir. Somut olayda, davalı banka yargılama sırasında yaptığı masraflara ilişkin belge ibraz etmemiştir. Buna göre, mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın kanun yararına bozma talebinin kabulü gerekmektedir. Açıklanan nedenlerle temyiz talebinin kabulü ile Sakarya 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 24 Aralık 2013 tarihli kararının sonuca etkili olmamak üzere kanun yararına bozulmasına oybirliği ile karar verilmiştir."
Diğer Haberler