BAROMUZ

"Verilen karar vicdanları yaralamaya devam etmiştir."

görüntülenme
01/07/2013

Taksim Gezi Parkı'na sahip çıkmak için kamu düzenini bozmayan, şiddete dönüşmemiş barışçıl bir şekilde protesto hakkını kullanan yurttaşların başlatmış olduğu eylem daha sonra tüm yurda yayılmıştır. Ancak olaylar sırasında TOMA,  basınçlı su, göz yaşartıcı bomba, biber gazı ve plastik mermilerle müdahalenin boyutu polisin kullanmış olduğu gücün orantısızlığını değil, polis şiddetini ve devlet terörünü ortaya koymuştur. Olaylarda kolluk kuvvetleri yaklaşık 130 bin adet biber gazı fişeği kullanmıştır. Bu rakam, 2012 yılında 14 Avrupa ülkesinde kullanılan biber gazı fişeğinin tam iki katıdır. Kapalı mekânlarda kesinlikle kullanılmaması, açık alanlarda ise istisnai durumlarda kullanılabileceği ancak yaşanan olaylarda polisin otel lobilerine, hastanelere ve evlere dahi biber gazını uyguladığı gözlenmiştir. Ayrıca basınçlı su ve biber gazıyla doğrudan göstericilere müdahale edilemeyecektir.  Gösteri ve eylemlerde yasal şartlar oluşmadan kolluk kuvvetlerinin basınçlı su ve biber gazı uygulaması hukuka aykırı olup,  ancak direnenlere karşı kullanmasına yetki vermektedir. Ancak olayların başlangıcından bugüne kadar kolluk kuvvetleri tarafından biber gazı, gaz bombalı, tazyikli su ve ateşli silahlarla saldırıda bulunulmuş;kadın, yaşlı ve çocuk ayrımı yapılmaksızın insanlar acımasızca dövülmüştür. Ankara Kızılay'da meydana gelen olayda 26 yaşındaki, bir çocuk babası Ethem Sarısülük isimli yurttaş, polis tarafından katledilmiştir. Yürütülen soruşturmada somut kanıtlar, bilirkişi incelemeleri, kamera görüntüleri, otopsi raporları yok sayılarak cinayetin faili olan polis memuru 'A.Ş.' Ankara 13. Sulh Ceza Mahkemesi'nin kararı ile tutuksuz yargılanmak üzere salıverilmiştir. Bu durum kamu vicdanını, adalet duygusunu ve beklentisini bir kez daha yaralamıştır. Kamera kayıtları incelendiğinde taş yağmuruna maruz kalan polisin olmadığı, havaya ateş açılmadan silahın ateşlendiği, polisin kalkanını bırakarak yerde yatan eylemciyi tekmelediği, sonra da ateş açıp kaçtığını, kurşunun da sekmeyle değil direkt başa sıkıldığı görülmektedir. Siyasi iktidar, Gezi Parkı direnişinde şiddet kullanarak 3 kişiyi öldüren, 11 direnişçinin gözünü çıkaran, 61'i ağır yaklaşık 8 bin 38 kişiyi yaralayan İstanbul Çevik Kuvvet Şube Müdürlüğü tarafından polislere 24 yevmiye ile ödüllendirilecek oluşunu da devlet terörünün nasıl kollanıp korunduğunun açık bir göstergesi olmuştur. Bu tarz bir taltif ve ödüllendirilme karşısında sözün bittiği yerdeyiz. Bu tarz ödüllendirme dünyanın neresinde vardır..?, İnsan hayatları bu kadar ucuz mudur..? Devlet terörüne prim veren zihniyeti protesto ediyoruz. Toplumu bizden olan, bizden olmayan şekilde ayrıştıran, birey yurttaşı aşağılayan, ötekileştiren zihniyeti polis devleti değil hukuk devleti içerisinde hareket etmeye çağırıyoruz.   Türkiye'nin aydınlık geleceği için, demokrasi ve daha adil bir hukuk sistemi için Adana Barosu olarak direnmeye, mücadele etmeye olan kararlılığımızı kamuoyuna kez daha bildirir saygılar sunarız.                                                                                                                                                Av. Mengücek Gazi ÇITIRIK                                                                                                                                                ADANA BARO BAŞKANI

Diğer Haberler