Adana Baro Başkanı Av. Çıtırık, "Ülkelerin en temel sorunu, içilebilir temiz su sorunudur" DÜNYA SU GÜNÜ BASINA VE KAMUOYUNA Teklif ilk kez, 1992'de Brezilya'nın Rio de Janeiro kentinde yapılan Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı'nda (UNCED) gündeme getirildi. 1993'ten itibaren katılım her yıl katlanarak arttı; 22 Mart tarihi, 1993 yılında Birleşmiş Milletler Genel Kurulunda ilan edildiğinden bu yana Dünya Su Günü olarak kutlanmaktadır. Ülkelerin en temel sorunlarından birisini 'içilebilir temiz su' sorunu oluşturmaktadır. İçilebilir su kaynaklarının korunması ve çoğaltılması konusunda dünya ülkeleri işbirliği içerisinde olmak zorundadır. Her geçen gün artarak devam eden su krizi, dünya barışını ve sürdürülebilir ekonomik kalkınmayı ciddi bir şekilde tehdit etmektedir. Ancak üretilemez bir varlık olan suyun dünyadaki miktarı artmıyor. Bugün dünya üzerindeki tatlı su miktarı Sezar'ın antik Roma'yı yönettiği dönemle aynı miktarda. Üstelik, her yıl yaklaşık olarak 15- 18 milyar m3 tatlı su kaynağı fosil yakıt üretiminden dolayı kirleniyor. Yenilebilir kaynaklardan enerji üretildiğinde çok daha az su kullanılıyor. Örneğin; güneş enerjisinden elektrik üretildiğinde kullanılan su miktarı doğalgaz santrallerinden 5 kat, kömür santrallerinden 2 kat daha az. Rüzgar enerjisi için suya ihtiyaç yok. Günümüzde 2,8 milyar insan su kıtlığı ile karşı karşıya. Çin'in Kuzey batı platolarındaki su kıtlığı nedeniyle insanların tüm yaşamları boyunca doğumda, evlenirken ve öldüklerinde olmak üzere yaşam boyu 3 defa yıkandıkları ifade ediliyor. Türkiye'de kişi başına bin 519 m3 su düşüyor. İklim değişikliği nedeniyle yaşanılan su sıkıntısının Türkiye'nin büyük bir bölümünü içeren kurak ve yarı kurak bölgelerde daha da artması bekleniyor. Su varlığımızın sürdürülebilirliğini sağlamak için Türkiye'de suya dair mevcut 40'ı aşkın yasal düzenlemeyi toparlayacak bir yasaya ihtiyaç bulunmaktadır. İnsan doğanın bir parçasıdır. Ağacın gölgesi, suyun sesi olmadan insanın da var olamayacağını hatırlanmasını istiyoruz. Türkiye'de insanın parçası olduğu üstün eko sistemin yararını koruyacak nitelikteki Su Yasa Taslağı'nın hazırlanıp, yürürlüğe girmesini istiyoruz. 17 Ekim 2012 gün ve 28444 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan Orman Su İşleri Bakanlığı'na "Su Havzalarının Korunması ve Yönetim Planlarının Hazırlanması Hakkında" Yönetmelik ile denizler haricinde, kıyı suları da dahil olmak üzere yüzeysel ve yer altı su kaynaklarının yer aldığı havzaların korunması ve yönetim planlarının hazırlanması konusunda gerekli düzenlemeler yapılmış ve bu konularda bakanlığa çok önemli görevler yüklenmiştir. Türkiye'nin su kaynaklarının doğru ve yerinde kullanması ve yurttaşın suya erişim hakkının kullanılmasına gereken saygı gösterilmelidir. Türkiye'nin 2013 yılının ilk üç ayında verdiği dış ticaret açığının yüzde 62'sini enerji ithalatı oluşturdu. Bu durum Cumhuriyetimizin 100. Kuruluş yıldönümünü kutlayacağımız 2023 yılında dünyanın en büyük on ekonomisinden biri olma hedeflerimizin önündeki en büyük engeldir. Türkiye'nin acil eylem planı oluşturması kaçınılmazdır. Bu alanda verilen mücadele ve inşa edilen tesisler genellikle yerleşim yerlerinin dışında olduğu için halkımız tarafından pek bilinmemekte, su aktığı, elektrik kesilmediği sürece aslında çok ta önemsenmemektedir. Suya bu kadar muhtaç bir yaşam döngüsü içinde bulunmamıza rağmen Dünyadaki suların ancak %2,5'i tatlı sudur. Bunun da %70'i buzullarda, toprakta, atmosferde, yeraltı sularında bulunur ve kullanılamaz durumdadır. ÇOCUKLARIMIZDAN BİZE EMANET OLAN DÜNYADA, YAŞANABİLİR ÇEVRE VE DOĞAYI KORUMAK BİLİNCİYLE DÜNYA SU GÜNÜ KUTLU OLSUN. Av. Mengücek Gazi ÇITIRIK Adana Baro Başkanı