3 MAYIS DÜNYA BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ GÜNÜNÜ KUTLUYORUZ.
BARO BAŞKANIMIZ AV. VELİ KÜÇÜK;
“BASINI HÜR OLMAYAN ÜLKEDE DEMOKRASİ DE OLMAZ ”
Baro Başkanımız Av. Veli Küçük, '3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Günü' dolayısıyla görüş ve düşüncelerini paylaştı.
Birleşmiş Milletler’in, 1993 yılında özgür ve bağımsız bir basın için 3 Mayıs’ı Dünya Basın Özgürlüğü Günü olarak kabul ettiğini hatırlatan Başkanımız Av. Veli Küçük, bugün gelinen noktada basının hiç de özgür olmadığının görüldüğünü ifade etti. Verilerin birçok coğrafyada basın özgürlüğünü kısıtlayan gelişmelerin devam etmesinin ise kaygı verici olduğunu vurguladı.
Uluslararası sivil toplum kuruluşu Sınır Tanımayan Gazeteciler tarafından 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü gününde açıklanan küresel basın özgürlüğü endeksinde ise Türkiye’nin 180 ülke içerisinde 157'nci sırada yer aldığına işaret etti.
Kuruluşun raporunda Türkiye'de basın özgürlüğünün son 30 yılı aşkın dönemin en kötü seviyelerine gerilediğini belirten Baro Başkanımız Av. Veli Küçük, Türkiye’de gazetecilerin haberleri, yorumları nedeniyle “Terör Örgütü üyeliği”, “Örgüt Propagandası”, “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamalarıyla karşı karşıya kaldığına değindi.
“GAZETECİLİK SUÇ DEĞİLDİR”
Baro Başkanımız Av. Veli Küçük, açıklamasına şöyle devam etti;
“Tutuklu gazeteci sayısı 142. OHAL ilanından bu yana 516, sadece geçtiğimiz yıl içinde 118 gazeteci gözaltına alındı. 105 gazeteci hakim karşısına çıktı. Bunlardan 80’ine mahkumiyet kararı verildi. Gazetecilere toplamda 430 yıl hapis cezası ve yüz binlerce liralık tazminat cezaları verildi. Cumhurbaşkanına hakaret gerekçesiyle 53 gazeteci hakkında mahkumiyet kararı verildi.
Cumhuriyet Gazetesi çalışanları da adil olmayan yargılamalar sonucu gazetecilik faaliyetleri yüzünden ne yazık ki cezaevine konuldu.
Şu unutulmamalı ki gazeteciler dönemlerin tanığıdır, tarihe not düşerler. Bu nedenle ısrarla diyoruz ki gazetecilik suç değildir.
Gazetecilik halkın haber alma, bilgilenme hakkına hizmet eden saygın bir meslektir.
Bilmek, öğrenmek ve paylaşmak istiyoruz. Bu uğurda toplumun önüne çeşitli engeller konulması kabul edilemez. Basını hür olmayan ülkede demokrasi de olmaz.
“BASIN EMEKÇİLERİNİN HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ KISITLANMAKTADIR”
Basın özgürlüğünün bir diğer ayağı hiç kuşkusuz basın emekçilerinin örgütlülük düzeyidir. Ülkemiz bu açıdan da sıkıntılıdır. Basın emekçilerinin büyük bir çoğunluğu örgütsüz ve sendikasızdır. Sendikalaşmaya yönelik adımlar, işten atmayla, baskıyla sonuçlanmakta, ya da yandaş sendikalar devreye sokularak örgütlenme ve toplu pazarlık hak ve özgürlükleri kısıtlanmaktadır. Örgütlü, hür ve bağımsız bir basın aydınlanmanın en önemli unsurudur. Bu duygu ve düşüncelerle, kimsenin düşünce ve ifadelerinden dolayı yargılanmadığı, her türlü baskı ve sansürden uzak daha özgür bir dünya dileğiyle tüm basın emekçilerinin 3 Mayıs Dünya Basın Özgürlüğü Gününü kutluyorum.”