“TÜRK DİL KURUMU’ NUN AÇIKLAMASI DİL BİLGİSİ VE BİLİMİNE AYKIRIDIR.”
11/03/2015
Adana Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Türk Dil Kurumu'nun (TDK) "müsait" kelimesini "flört etmeye hazır olan, kolayca flört edebilen (kadın)" olarak tanımlamasına tepki gösterdi.
"TÜRK DİL KURUMU' NUN AÇIKLAMASI DİL BİLGİSİ VE BİLİMİNE AYKIRIDIR."
Adana Barosu Kadın Hakları Komisyonu yaptığı yazılı açıklamada, TDK'nın, "müsait" kelimesini "flört etmeye hazır olan, kolayca flört edebilen (kadın)" olarak tanımlamasına tepki gösterdi.
Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Adana Barosu Kadın Hakları Komisyonu, Türk Dil Kurumu' nun internet sitesi üzerinden müsait kelimesinin anlamının son derece üzücü ve talihsiz bir olay olduğu belirtildi. Açıklamada, "Türk Dil Kurumu' nun bu açıklaması her şeyden önce dil bilgisi ve bilimine aykırıdır. Zira müsait kelimesinin akla gelen ilk anlamı uygun olup kişinin neye ve nasıl uygun olduğunu tanımlamaya tek başına yeten bir kelime değildir. Bunun için müsait kelimesinin yanına 'durmaya, gelmeye, gitmeye vs.' gibi belirteçlerin eklenmesi gerekmektedir ki ancak o zaman kişinin neye müsait olduğu yeterince anlaşılabilsin. Ancak günümüzde kuruluş amacı gereğince yalnızca bilim ve akla uygun olarak hareket etmesi gereken nice kurumun siyasal güdümün etkisi ile ne yazık ki bilimden ve akıl kurallarından yoksun kaldığı ne yazık ki bu şekilde ortaya çıkmaktadır" denildi.
Ayrıca, açıklamada "Flört etmek kınanacak, hor görülecek, eleştirilecek bir durum da değildir. Ülkemizdeki siyasi iktidarın çeşitli söylemleri ile öfke seviyesini artırmayı görev bildiği nice olayda ki bunlara gezi parkı olayları örnek gösterilebilir, insanların öfkelenmek yerine birbirleri ile iletişim kurmaları, bir arada seviyeli bir arkadaşlık yaşamaları, kınanacak değil, desteklenecek bir davranıştır. Flört eden kadınların taşlanması, idam edilmesi belki recm edilmesi, Mustafa Kemal tarafından kurulmuş olan biz Türkiye Cumhuriyeti' nin değil; akıl ve bilim yerine şeriat ve din kuralları ile yönetilen devletlerin uygulamalarıdır" şeklinde ifadelere yer verildi.
Flört, çoğu zaman kadının yanında bir erkek partnerin de bulunduğu bir toplumsal ilişki biçimi olduğuna işaret edilen açıklama şöyle devam etti:
"Flört eden kadının bu anlamda seviyesiz ve saygı duyulmaması gereken biri, ancak flört eden erkeğin elinin kiridir, elini sallasa ellisi algısı oluşturulması şeklindeki yaklaşımın bugün kamu kurumları tarafından bir politika olarak benimsendiğini ne yazık ki görmekteyiz.
Bu açıklamanın; kurucusunun, Türk kadınlarına ve kadınların toplumsal hayata ortak olmasına hayati derecede önem vermiş olan, kadına seçme ve seçilme hakkını birçok devletten önce tanıyan, yine Türk kadınını balolara davet ederek toplumsal hayattan tecrit edilmesi yerine bilakis hayata dahil eden, kanı ile canı ile kadınları sokağa, iş hayatına, savaşa ve başka her türlü olaya dahil eden, bizzat eşi Latife Hanımı yurt gezilerine davet ederek toplumun kadın hareketine hazır olmasını sağlayan Mustafa Kemal Atatürk olduğu; ve amacının Türk Dilinin Gelişmesi olan bir kurum tarafından yapılmış olması da ülkemizin içinde bulunduğu durumun ne kadar vahim ve kabul edilemez bir durumda olduğunun açık göstergesidir"
Adana Barosu Kadın Hakları Komisyonu, açıklamanın sonunda, Türk Dil Kurumu tarafından yapılan bu talihsiz açıklamayı kınadığını, kadınların bu şekilde aşağılanması ve tahkir edilmesinin önüne geçebilmek amacı ile bu anlayışa meydan okuduklarını, ülkemizde kadın ve erkek ayrımcılığına artık son verilmesini istedi.
Diğer Haberler