KÖMÜR OCAĞINDA...
14/05/2014
KÖMÜR OCAĞINDAKİ PATLAMA İŞ KAZASI DEĞİL 'CİNAYET'
İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Komisyonu Başkanı Av. Yasemin TANIR'ın, Manisa'nın Soma İlçesi'nde meydana gelen patlamayla ilgili basın açıklamasıdır.
Dün saat 15.30 da Manisa'nın Soma İlçesi'nde meydana gelen maden ocağındaki patlama ile yürekler yandı ve yanmaya da devam ediyor..
Dünyada 132 ülke arasında kömür üretim değeri sıralamasında Almanya birinci durumda olup Ülkemiz bu sıralamada 28.ülke konumundadır. Son 40 yılda Almanya'da maden iş yerlerinde meydana gelen iş kazasında ölü sayısı 3 iken Türkiye de 1983 yılından bu yana maden iş yerlerinde meydana gelen iş kazasında ölü sayısı 1378'dir. Avrupa da iş kazasında Türkiye birinci sıradadır.
Ülkemizde, facia niteliği taşıyan 1992 tarihli Kozlu da yaşanan grizu patlamasına bağlı maden göçüğü altında 263 insanımızın ölümü sonrasında her maden kazası bir cinayet niteliği taşımaktadır.
Yaşanan bu facialardan gerekli edinimler alınmadığı gibi 2004 yılı sonrasında "çok tehlikeli iş kolunda" yer alan madenler, taşeronlaşmaya gidilerek ihale ile en ucuz işçilikle işi alan firmalara verilerek kamunun kontrol ve denetiminden çıkartılmıştır.
Çok tehlikeli iş sınıfında yer alan işletmelerin ve özellikle madenlerin taşeron firmalara verilmesi yeterli iş güvenliği ve tedbirlerini almayan firmalar tarafından bu işlerin yapılmasına neden olmuştur.
155 sayılı İş Sağlığı Ve Güvenliği Ve Çalışma Ortamına İlişkin Sözxleşme Sözleşme 13 Ocak 2004 tarihinde, 187 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliğini Geliştirme Çerçeve Sözleşmesi 20 Şubat 2009 da Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Bu taahhütler sonrasında, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası 30.06.2012 tarihinde yürürlüğe girmiş olmakla Türkiye'nin imzaladığı ve Yasa hükmünde olan Uluslararası Çalışma Örgütü ILO sözleşmelerinde gerekli iş yeri güvenliği konusunda tedbirler bulunmaktadır.
Tüm bu yasal düzenlemeler mevcutken hala iş cinayetleri meslek hastalıkları devam edip 2013 verilerine göre iş kazalarında Avrupa da dünya birincisi durumunda bulunuyorsak ; artık bunun bir devlet politikasındaki tutarsızlık olduğu, ne yazık ki iktidar da bulunanların çok da işçi yaşamını önemsemediği, insan yaşam ve kalitesine değer vermediği anlaşılmaktadır.
Ekim/2013 tarihinde ana muhalefet partisinin önerisi ve diğer tüm muhalefet partilerinin desteği ile "SOMA DA MEYDANA GELEN İŞ KAZALARI İLE İLGİLİ ARAŞTIRMA KOMİSYONU" kurulması önerisi iktidar partisinin "red" oyları ile meclis tutanaklarında yerini almıştır. Önerilen Komisyon kuruluş olsa idi bugün 205 can hala yaşıyor olacaktı.
Dün yaşanan Somada ki iş cinayeti göstermektedir ki ; çok tehlikeli sınıfta yer alan maden ocaklarının işletmesi kamunun tekelinden alınmamalı, taşeron şirketlere verilmemelidir. Göstermelik iş güvenliği eğitimleri ve denetim esnasında alınan tedbirler ile siz iş yeri güvenliğini sağlayamazsınız. Ayrıca kayıt dışı sigortasız çalışma hiçbir iş yerinde olmaması gerekirken ne yazık ki Soma da 200 e yakın sigortasız işçi çalıştırıldığı bilgisi karşısında dehşete düşmekteyiz.
Artık hiç değilse maden işyerlerinde taşeron işletmeciliğine son vermek, kayıt dışı çalışmayı engellemek yaşanan facia sonrası zorunluluk olmalıdır. Hele ki 15 yaşından küçük işçilerin bu iş yerlerinde çalışması yasakken kayıt dışı/sigortasız çalıştırılan işçilerin arasında 15 yaşından küçük işçilerin bulunması yasalara ve ILO sözleşmelerine aykırıdır.
Dün saat 15.30 da Soma da maden ocağında iş cinayeti ile yürekler yandı, en çok da İş Güvenliği ve Sosyal Güvenlik Uzmanları'nın yürekleri yandı. Göstermelik eğitimlerin, göstermelik denetimlerin sonucunda yaşanan iş kazalarının 'cinayet' olduğunu biliyoruz. Bunu engellemek ve son vermek iktidar partisi ve muhalefet partilerinin tek hedefi olmalıdır. Bu bağlamda taşeron işçiliğine son verilmeli, kayıt dışı/sigortasız çalıştırma engellenmeli, iş güvenliği tedbirleri denetim için değil işçi yaşam ve sağlığını korumak için alınmalıdır. İş Güvenliği bir devlet politikası olana kadar mücadele etmek gerekmektedir.
Soma'da iş cinayetlerin de yaşamlarını yitiren emekçilerin ruhları şad olsun...
"Yine bir kömür kütürdedi sobada,
Kayıp bir madencinin
Kalbi rast geldi
Atıverdi sıcak odada."
Sunay Akın
İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku Komisyonu Başkanı
Av. YASEMİN TANIR
Diğer Haberler