KAMUDA ŞİRKET İŞÇİSİ
08/05/2014
ADANA BAROSU ÜYESİ MESLEKTAŞIMIZ AVUKAT MAHMUT BEYLEM:
"KAMUDA ŞİRKET İŞÇİSİ OLARAK ÇALIŞANLARA
MÜJDE DİYE VERİLENLER BÜYÜK BİR ALDATMACADIR"
Baromuz üyesi meslektaşımız Avukat Mahmut Beylem yaptığı açıklamada, şunları söyledi:
"Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Sayın Faruk Çelik, tasarı ile kamuda taşeron işçisi olarak çalışanların, aynı işi yapan işçi ile eşit ücret ve hakları alacağına ilişkin tasarı hazırladığını belirterek işçilere müjde vermekte ise de, 1961 yılında 161 Sayılı yasa ile kabul edilen 94 Sayılı İLO Sözleşmesinde de, kamudan iş alan yüklenicilerin o kamu kurum ve kuruluşlarında veya aynı işkolunda yahut aynı meslekte çalışan işçilerden daha az ücretle işçi çalıştıramayacağı amir hükmünü haizdir. Yani bu durum çok büyük bir aldatmacadan ibarettir.
Yine 1984 yılında çıkartılan Bayındırlık Genel Şartnamesi ve 1988/13168 Sayılı Bakanlar Kurulu Kararı aynı hükmü getirmiş ve aleyhinde uygulamanın ihalenin fesih nedeni olduğunu öngörmüştür. Bütün bunlardan bihaber davranan sayın bakanın kendi döneminde çıkartılan Hizmet Alım Sözleşmesi Genel şartnamesinin 6. Bölümünde 38. Maddede aynı düzenleme dururken, söz konusu yasal düzenlemeleri uygulamayan ve denetimini yapmayan bakanlığın, yeni tasarısı tamamıyla kamu işçisi ile alay etmesi ve kamu işçisine getirilen kölelik düzeninin gizlenmesine yöneliktir.
Söz konusu tasarı, işçilerin değil yandaş şirketlerin lehine yapılacak uygulamalardır.
Türk İş Hukukuna göre kamuda iş alan şirketlerin alt işveren/Taşeron olarak tanımlanabilmesi için öncelikle o işi yapacak yeterli donanınım olması gerekirken, bugün Kamu Hastanelerinde şirket işçilerinin kullandığı alet ve edevatın tamamı Devlet Malzeme Ofisi (DMO) çıkışlıdır. Yani DMO tarafından o kamu kurumuna zimmetlenen malzemelerdir. Şirketler, sözde ihaleyi aldıklarında kendi işçi arayışına girmemekte hazır işçiyi bulmaktadır. İşçilerin ücretleri, kamu kurumunca ilgili bankaya yatırılmakta. Gelir Vergisi stopajları vergi dairesine ve Sigorta Primleri SGK'ya yatırıldıktan sonra şirketlere her bir işçi maliyetinin % 12'si oranında pay verilmektedir. Bu ödemeler şirketlere haksız çıkar sağlamaktadır. Kamuda çalışan şirket işçileri kendi işverenlerini tanımadığı gibi, şirket yöneticilerinin de o kamu kurumundaki yıllardır asgari ücretle çalışan yetkilisini tanımamaktadır. Yani şirket yetkilileri, sadece sözde ihaleye girmekte ve sonrasında, hiçbir sorumluluk almamakta, kamu kuruluşlarında her işçinin maliyeti %12 'si gibi bir tutar herhangi bir dayanağı olmaksızın şirketlere ödenmektedir. Bu bedellerde kamu işçilerinin alınteri ve hakkı vardır.
Sayın Bakanın yapması gereken yıllardır uygulanmadığı, denetimini yapmadıkları yasalar yerine aynı türden yasa tasarısı hazırlamak değil, biran önce şirket işçilerini kadroya alarak yapılan yolsuzluğa son vermek ve kamudan haksız kazanç sağlamanın önüne geçmektir."
Diğer Haberler