BARODAN HABERLER

“KADIN SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETECEK KADIN BAKANLIĞI YENİDEN KURULMALIDIR”

981 görüntülenme
18/02/2019
“KADIN SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETECEK KADIN BAKANLIĞI YENİDEN KURULMALIDIR”

TÜBAKKOM VE BAROMUZDAN DEVRİM YASAMIZ MEDENİ KANUNUN KABULÜNÜN 93. YILDÖNÜMÜ BASIN AÇIKLAMASI

“KADIN SORUNLARINA ÇÖZÜM ÜRETECEK KADIN BAKANLIĞI YENİDEN KURULMALIDIR”

TÜBAKKOM (Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu) 17 Şubat 1926’da yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu nedeniyle basın açıklaması yaptı.

Medeni Kanunun çağdaş medeniyetin alt yapısını oluşturan bir kanun olduğunu belirtilerek, “Kadın sorunlarına çözüm üretecek Kadın Bakanlığı’nın yeniden kurulmasına ihtiyaç vardır” denildi.

Açıklamada, Medeni Kanunun kabulünün 93. yılında, laik hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti için, yurttaşlar ve özellikle kadınlar için önemi ve değeri vurgulanırken son dönemlerde yaşanan sorunlar paylaşıldı.

Yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi;

“Medeni Kanun, kişiler hukuku, aile hukuku, miras hukuku ve eşya hukuku bölümlerinde yer alan kurallarla, yurttaşların doğumundan başlayarak ölümünden sonrasına kadar özel yaşam ilişkilerini düzenleyen temel kanundur.

93 yıl önce Medeni Kanun’un yürürlüğe girişiyle kadınlar, evlenme, boşanma, mal varlığı, miras gibi özel yaşamlarına ilişkin haklar açısından erkeklerle eşit yurttaş konumuna gelmişler; evlilik yaşı kuralı getirilmiş; erkeğin birden çok kadınla evlenebilmesi yerine tek eşlilik ve evlilik birliğinin “resmi nikah” ile kurulması kabul edilmiştir. HÂKİM KARARIYLA BOŞANMA", kız ve erkek çocuklara "EŞİT MİRAS PAYI" gibi kurallar kadın haklarının güvencesi olmuştur.

Ne yazık ki günümüzde, Medeni Kanun’un göz ardı edildiği söylemlere, yasalarda yapılmak istenen ve yapılan değişikliklere tanık oluyoruz. Örneğin;

- Nüfus Hizmetleri Kanunu’nda 17 Ekim 2017 tarihinde yapılan değişiklikle “müftülere resmi nikâh yetkisi” verilmesi Medeni Kanun’un ve laik hukuk kurallarının göz ardı edilmesine yol açmıştır.

- Son dönemde Medeni Kanun’un 175. ve 176. maddelerinde düzenlenen yoksulluk nafakası hükmünün “Erkeğin hayatının ipotek altına almaktan kurtarılması” gerekçesiyle kaldırılması gündeme taşınmıştır. Uygulamada genellikle nafaka alan tarafın kadın olmasının nedeni, ülkemizde kadının eğitim durumu, ekonomik durumu ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği gibi sorunlardan kaynaklanmaktadır. Oysa yasaya göre erkek eşlerin nafaka alması önünde bir engel yoktur, her iki eş de nafaka talep edebilir. Kadın sorunlarına çözüm üretecek Kadın Bakanlığı kaldırılmıştır, yeniden kurulmasına ihtiyaç vardır.

- Arabuluculuk Kanunu’nda arabuluculuğun İHTİYARİ olduğu belirtilmesine rağmen, Adalet Bakanlığınca gündeme getirilen “Aile Hukukunda ZORUNLU Arabuluculuk” düzenlemesi, Kadına yönelik şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi (İstanbul Sözleşmesi) hükümlerine aykırıdır. Bunun kadınlar açısından yol açacağı sakıncalara ve mağduriyete dikkat çekmek isteriz.

-Tutuklu ve bir kısım hükümlülerin oy kullanabilmesine rağmen erkek şiddetinden kaçıp sığınma evlerine yerleşen yaklaşık 12 bin kadının yerel seçimlerde oy kullanamayacak olması anayasal hakkın ihlalidir. Yok sayılmalarının önüne geçerek bir an önce oy hakkı sağlanmalıdır.

-Türkiye'nin üyesi olduğu İslam Konferansı Örgütü'nün (İKÖ) Kadının ilerlemesi Teşkilatı Tüzüğünde yer alan "Kadınların, erkeklerin saygı duyulan eşleri olarak yetiştirilmesi" gerektiği ifadelerinin yer alması kadın-erkek eşitliğine aykırıdır. Bu örgüt ve tüzüğe dair her türlü anlaşma kadın haklarının yok sayılmasıdır.

-Siyasette yine kadın yok! 31 Mart seçimlerinde kadın aday sayısı hala arzu edilen düzeyin çok altında kalmıştır.

TÜBAKKOM olarak,

Medeni Kanun’un kabulünden bugüne kadar elde ettiğimiz KADIN HAKLARI kazanımlarımızdan geriye gideceğimiz yasal düzenlemelerin yapılmasını kabul etmiyor;

Tüm kadınları ve laik Cumhuriyetimizi savunan herkesi kadın erkek eşitliğini bir demokrasi meselesi olarak dikkate almaya, kadını BİREY olarak gören zihniyetin yerleştirilmesine destek olmaya ve MEDENİ KANUNUMUZA SAHİP ÇIKMAYA çağırıyoruz.”

Adana Barosu Başkanlığı 
Türkiye Barolar Birliği Kadın Hukuku Komisyonu (TÜBAKKOM)

Diğer Haberler