BARODAN HABERLER

“BU TUTUM SAMİMİYETSİZ VE ÇİFTE STANDARTTIR.”

1530 görüntülenme
06/03/2017
“BU TUTUM SAMİMİYETSİZ VE ÇİFTE STANDARTTIR.”

ADANA BAROSU ALMANYA VE HOLLANDA’NIN TOPLANTI ENGELLEME TAVRINI ELEŞTİRDİ.


BARO BAŞKANIMIZ AV. VELİ KÜÇÜK:

“BU TUTUM SAMİMİYETSİZ VE ÇİFTE STANDARTTIR.”

“SİYASİ İKTİDAR AVRUPA’NIN BU YANLIŞ UYGULAMASINDAN DERS ÇIKARARAK ÜLKEMİZDEKİ TOPLANTI VE GÖSTERİLERDEKİ ENGELLEMELERİ DE KALDIRMALIDIR”

06.03.2017

Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Almanya ve Hollanda’nın bakanların ülkelerindeki etkinliklere izin vermemesini, belirtilecek düşüncelere katılmasak dahi ‘ifade özgürlüğü’ nü kısıtlayan samimiyetsiz bir tutum olduğunu bildirdi.
16 Nisan’da yapılacak Anayasa değişikliği referandumu öncesinde Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın 02.03.2017 günü Almanya'nın Baden-Württemberg eyaletinin Gaggenau kentinde düzenleyeceği referandum etkinliğine katılması bekleniyordu. Gaggenau yönetimi Bozdağ’ın etkinlikte kalabalığa konuşma yapması için verdiği izni geri çektiğini duyurdu. Ekonomi Bakanı Nihat Zeybekci'nin ise Köln'de 5 Mart günü yapacağı “evet” toplantısı da Köln Şehir İdaresi tarafından da yasaklandı. Tüm bunlar yaşanırken, Hollanda Dışişleri Bakanlığı da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 11 Mart’ta Rotterdam’da yapacağı ‘anayasa referandumuna evet’ kampanyasını ‘uygunsuz’ bularak engelledi.

Almanya ve Hollanda’nın bakanlara yönelik engelleme ve yasaklarına tepki gösteren Av. Küçük, “Biz engellenen toplantılarda ifade edilecek düşünceleri ve görüşleri her ne kadar doğru bulmuyorsak ve savunmuyor isek de, bu toplantılarda ortaya konulacak fikirlerin özgürce ifade edilmesinden yanayız. Almanya ve Hollanda’nın bu tavrı samimi olmadığı gibi çifte standart niteliğindedir. Demokrasinin standartlarını yükseltmek, tüm kural ve kurumlarıyla işletmekle yükümlü olmamız gerektiğini her fırsatta dile getiren Avrupa’nın düşünce ve ifade özgürlüğünden bahseden ülkelerinin katılmadığımız düşüncelerin ifade edilmesine tahammül göstermemelerini de kabul edemeyiz. Türkiye’de de, yurt dışında da ’evet’ ve ’hayır’ diyenin de propaganda yapabilmesine engel olunmamalıdır. Mevcut Anayasa değişikliği referandumu bize göre içerisinden geçtiğimiz ve şartları bulunmayan OHAL sürecinde gündeme getirilmesi, olağan hukuk düzeninde tartışmaya açılmadan, toplumun tüm katmanlarının fikirleri alınmadan yapılmak istenmesi, ülkemizin yaklaşık 180 yıllık demokrasi geleneğine ve genetiğine aykırı olması, kuvvetler ayrılığına dayalı parlamenter demokratik sistemi sonlandırarak tek kişi hakimiyetine dayalı denge ve denetleme, kontrol mekanizmalarını ortadan kaldıracak bir uygulama olması nedeniyle karşı olduğumu bir kez daha belirtmek istiyorum.”
Baro Başkanımız Av. Veli Küçük, açıklamasına şöyle devam etti:
“Almanya ve Hollanda’nın bakanların katılacağı toplantılara izin vermemesinden Türkiye’nin ve siyasi iktidarın ders çıkarması gerektiği, empati yaparak Anayasa değişikliğine “hayır” diyenlere getirilen toplantı, gösteri, yürüyüş, basın açıklaması ve barışçıl etkinliklere getirilen yasaklamaların ve engellemelerin de ortadan kaldırılmasını sağlamalıdır.
Milletvekili Meral Akşener’in yaptığı toplantının elektriklerinin kesilerek engellenmesi, Ankara ve Adana valiliğinin KHK’lardan aldığı yetki ile farklı sesleri ve düşünceleri engellemek için gösteri, yürüyüş ve basın açıklamalarını yasaklaması gibi uygulamaların son bulmasını da sağlamaları gerekir.
Kimsenin düşüncelerinden dolayı ötekileştirilmemesi ve ayrıştırılmaması gerekir. Siyasal iktidarın aynı duyarlılığı göstermesini bekliyoruz”

Baro Başkanımız Av. Veli Küçük, sözlerini Ünlü Fransız düşünür Voltaire'nin “Fikirlerinize katılmıyorum ama fikirlerinizi ifade edebilmeniz için canımı bile veririm” şeklinde çok bilinen bir veciz sözüne de atıfta bulunarak sözlerini tamamladı.

Diğer Haberler