BARODAN HABERLER

ADANA BAROSU DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI

662 görüntülenme
19/11/2013
   ADANA BAROSU  DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ  BASIN AÇIKLAMASI
ADANA BAROSU DÜNYA ÇOCUK HAKLARI GÜNÜ BASIN AÇIKLAMASI Birleşmiş Milletler Genel Kurulu'nda 20 Kasım 1989 tarihinde onaylanan Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin kabul edilişinin 24. yılını, ülkemizde ve tüm dünyada çocukların karşı karşıya kaldıkları hak ihlalleri birlikte geride bırakıyoruz. Dünyanın pek çok yerinde yaşanan kötü koşullardan, yetişkinler kadar çocuklar da etkilenmekte ve ayrımcı uygulamalar çocukları da mağdur etmektedir. Milyonlarca çocuk yoksulluk yüzünden ihmal ve istismara uğruyor, sokaklarda yaşamak zorunda bırakılıyor. Türkiye'deki çocuklar da ne yazık ki dünyadaki tüm çocuklarla birlikte aynı sorunlarla, ihlallerle ve suiistimallerle karşı karşıyalar. Türkiye Cumhuriyeti tarafından 1990 yılında imzalanarak 1995 yılında yürürlüğe giren BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin kabulünden bugüne kadar Çocuk Haklarının kısmen hayata geçirilmesi yolunda önemli başarılar kaydedilmiş olsa da, halen çocuk hakları konusunda yapılması gerekenler bulunuyor. Bizler, Adana Barosu Çocuk Hakları Komisyonu olarak bir kere daha başta hükümet temsilcileri olmak üzere, tüm yetişkinleri çocuk haklarının bilincinde olarak BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin temel dört ilkesi olan; 1) Çocuklara karşı her türlü ayrımcılığın önlenmesi, 2) Çocuğun yaşama ve gelişmesi, 3) Çocuğun öncelikli yararı ve korunması ve 4) Çocuğun katılımına ilişkin kalıcı politikalar oluşturmaya, tüm uygulamaları bu yönde geliştirmeye, çocuğa üretilen her hizmeti bu yaklaşımla izlemeye, davet ediyoruz. Ancak, sözleşmede yer alan bu ilkelere rağmen, ailelerinden kötü emellerle değişik şekillerde koparılan çocuklar, sokağa terk edilen çocuklar, her tür istismara uğrayarak, suç çetelerinin elinde çirkin emellere alet edilmekte, kötü alışkanlıklar edinmektedirler. Buna paralel olarak, değinilen tüm sorunların etkisiyle, her geçen gün daha fazla çocuğumuzun suça sürüklenmekte olduğunu, ülkemizde Çocuk Koruma Kanunu kapsamında çocuk yargılamasının yapıldığı Çocuk Mahkemelerinin ihtiyaç sayısının artışında ve ilimiz bazında da Mahkemenin dosya sayısının artışında gözlemlemek mümkündür. Bu, genel bir yargılama sistemi sorunu olmakla birlikte, özellikli olarak dava boyutunda da, son günlerde basına yansımış çocuk davalarına ilişkin kararlarla ilgili kamuoyunun yorumları kapsamında artık daha da fazla göze batan husus, ceza yargılamasında 'rıza' kavramının tekrar değerlendirilmesi gereğidir. Mağdur çocuğun varlığında, özellikle cinsel istismar suçunda, rızasının hiçbir şekilde var kabul edilemeyeceği inancımızla, verilecek cezalarda (rızasının) bir takdiri indirim nedeni olarak değerlendirilmesi, karar verici mekanizmaların konuyla ilgili zihinsel yaklaşımlarının da sorunu olduğu görüntüsünü ortaya çıkarmaktadır. Ayrıca, Adana özelinde, Çocuk Koruma Kanunu'nda yer alan hükümlere işlerlik kazandırmak maksadıyla, çocukların yetişkinlerin yargılandığı genel ağır ceza mahkemelerinde yargılanması uygulamasına da derhal son verilerek ilimizde Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi'nin kuruluşunun da ivedilikle tamamlanması gerektiği açıktır. Bütün bu gelişmeler doğrultusunda yargı ağının bir parçası olan bizler, çocuk haklarının gelişim sürecinde ilgili her konuda ve içinde bulunduğumuz yargılama sürecinde özellikle aksayan ve toplumsal, zihinsel dönüşümü gerektiren noktalarda çalışmalarımızı sürdürerek katkıda bulunmaya devam edeceğiz. Bu vesileyle, çocuklarımızın her türlü kötülük ve sömürüden, baskı ve istismardan, ayrımcılıktan uzak, uygun sağlık ve eğitim koşullarında gelişimlerini sürdürebilmeleri için her tür çabayı göstereceğimizi beyan ederiz. Kamuoyuna, saygılarımızla sunarız.
Diğer Haberler